30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamalarında resmi törende çelenk koyamayan siyasi partiler, STK'lar Atatürk Anıtı'nda düzenlenen alternatif çelenk sunma töreninde Ata'nın huzuruna çelenklerini sundular.Millet İttifakı'nı oluşturan siyasi partilerin yanı sıra, meslek odaları, dernekler ve vakıflar katıldı.

ÖZLEM URAL: “ÜLKEDE KORKMAMA VAKTİ GELDİ”

Alternatif törende ilk olarak söz alan İYİ Parti İl Başkanı Özlem Ural ülkede korku ikliminin yaratıldığını dile getirerek, “Çanakkale'de hayatlarını kaybeden 15'lilerin yüzünün güldüğü bir tarihteyiz. 30 Ağustos Türklerin Anadolu'yu kendine vatan ettikleri tarihtir. Gerçekten de 30 Ağustos'ta başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere hayatını kaybeden tüm şehit ve gazilerimizi minnet, rahmetle anıyoruz. Allah her birinin ruhlarını şad, mekanlarını cennet etsin. Ülkenin üzerindeki korku iklimine rağmen bu ülkenin içindeki korku ikliminden kurtulmak üzere hep birlikte mücadele ediyoruz. Maalesef rüşvet iddialarıyla çalkalanan bir dönemden geçiyoruz. Dün İYİ Parti olarak Genel Başkan Yardımcılarımız Sayın savcılarımızın başlatması gereken süreç için suç duyurusunda bulundular. Artık bu ülkede susmama vakti, artık bu ülkede korkmama vakti geldi. Çünkü biz vatanın gerçek sahipleriyiz. Bizden istenen budur. Tüm aziz şehitlerimizin ruhlarının önünde, manevi huzurlarında burada bu sözü vermek durumundayız. Biz bu ülkeyi tekrar cumhuriyetin ayarlarına, kurucu önderimizin ayarlarına döndürmek zorundayız. İnşallah bunun için çok az kaldı, gidecekler ve bizler geleceğiz. Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacak ve kesinlikle herkesin refah içerisinde, herkesin daha mutlu, daha iyi günlere kavuşacağı döneme çok az kaldı” diye konuştu.

FİKRET ŞAHİN: “GEÇMİŞİNİ BİLMEYEN TOPLUMLAR GELECEĞİNE YÖN VEREMEZLER”

CHP Milletvekili Fikret Şahin de 30 Ağustos Zafer Bayramının 100'ncü yılını kutlayarak, “Ağustos ayı tarihimizde zaferlerle dolu bir aydır. Anadolu'ya 951 yıl önce Sultan Alparslan'ın komutanlığında Büyük Selçuklu İmparatorluğu'yla girdik. Bundan 851 yıl sonra yani bundan şu tarihten 100 yıl önce aynı tarihte yaşadık. 26 Ağustos'ta başlayan bu mücadele 5 gün sürdü ve 30 Ağustos'ta da zaferle sonuçlandı. Yaklaşık 1000 yıl önce Anadolu'nun kapılarını Türklere açtık ve 100 yıl önce de emperyalist güçlere bu zaferle de kapatmış olduk. Tabi burada bulunmamız, yediğimiz ekmekte, içtiğimiz suda, teneffüs ettiğimiz havada, özgürce bastığımız toprakta başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere silah arkadaşları, aziz şehitlerimiz ve gazilerimizin hakları var. Birileri her ne kadar düşman işgalinden kurtuluşun kutlaması olmaz demiş olsa da Mustafa Kemal Atatürk'ün bir sözünü hatırlatmak isterim. “Geçmişini bilmeyen toplumlar, geleceğine yön veremez.” Bizler geçmişimizi elbette bileceğiz. Bu Anadolu topraklarında nasıl var olduğumuzu bileceğiz. Bakın şair ne diyor: “Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır, toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır” diyor. İşte biz bu topraklar için öldük ve 1000 yıldır ölüyoruz. Yine inanıyorum ki bu toprakları vatan yapmak için hepimiz ölmeye hazırız. Daha coşkulu bayramları hep birlikte kutlayacağız inşallah. Daha güzel ve özgür yarınları hep birlikte kucaklayacağız. Ben bu vesileyle Zafer Bayramımızın 100'ncü yıl dönümünü kutluyorum ve bize bu zaferi yaşatan Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşlarını, aziz şehit ve gazilerimizi saygı ve minnetle anıyorum. Ruhları yad olsun, vatanımız var olsun” dedi.

SERKAN SARI: “MİLLET İTTİFAKINI HEP BİRLİKTE İKTİDARA GETİRECEĞİZ”

Törende en son olarak söz alan CHP İl Başkanı Serkan Sarı da Millet İttifakı'nın önümüzdeki süreçte iktidara geleceğine vurgu yaparak, “Bugün büyük zaferin 100'ncü yılı için buradayız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün huzuruna çıktık. Kurtuluş Savaşı ve kuruluş mücadelesinde bize bırakmış olan emanete sahip çıkmak için buradayız. 100'ncü yılın onurunu ve gururunu bizler yüreğimizde çok açık bir şekilde hissediyor ve bunu gösteriyoruz. Görüyoruz ki –mış gibi yapanların, buraya gelip fotoğraf çektirip gidenlerin, Ata'nın huzuruna çıkıp bir çelenk koymaktan imtina edenlerin de bayramını kutluyoruz. Ama bugünlerin sonu çok yakın. Çok yakın bir zaman dilimi içerisinde cumhuriyetin değerlerine, laikliğe, tüm bağımsız Türkiye hayaline inanan, halkımızı, milletimizi adil ve eşit bir şekilde yönetecek olan Millet İttifakını hep birlikte iktidara getireceğiz. Bu iktidar sadece bir devlet yönetimi olmayacak, bir yaşam şekli olacak, bir millet olma bilinci olacak, halkın iktidarının bilinci kurulacak. Bunun için de hep birlikte özveriyle çalışmak zorundayız. 26 Ağustos'ta Büyük Taarruz'un başladığı Dumlupınar'da, Çiğili Tepe'de Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün inandığı yol arkadaşı Albay Reşat Bey bilindiği gibi bir tepeyi ele geçirmek için 30 dakika geç kaldığı için canına kıymıştır. Öyle onurlu ve öylesine gururlu ecdadın evlatlarıyız biz. Bugün aldığı görevi ve sorumluluğu yerine getiremediği için canına kıyacak kadar onur ve gururla mücadele edenlerin torunları olarak herkes bilmelidir ki bugün aldıkları görevleri yerine getiremeyen, toplumu birbirine düşman eden, bizi ayrıştıran ve sokaktaki vatandaşı açlık ve yoksullukla baş başa bırakanlarla o gün bu milletin huzurunda cevabını alacaklardır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün işgalci güçler için kullandığı ifadeyi biz bugün yeniliyoruz. Geldikleri gibi gidecekler. Sandıkla geldiler, sandıkla gidecekler. Onları göndermek de bizim boynumuzun borcu olacaktır. Biz birbirimize inanan, güvenen ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün devrimlerinin ışığında yürüyen devrimciler olarak, halkçılar olarak bu milletin geleceği için yılmadan usanmadan mücadele etmeye devam edeceğiz. Bu vesileyle Zafer Bayramımızın 100'ncü yılında başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk, silah arkadaşları, kuruluş mücadelesinde emek vermiş, cumhuriyetimizin değerlerinin oluşmasında katkı sunmuş bütün gazilerimi, şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyorum. Onları anmaya devam edeceğiz. Onların emanetini yücelterek bu mücadeleye olan saygımızı hep birlikte göstereceğiz” diye konuştu.