Her yerde olduğu gibi yeşil sahalarda da problem var.
Futbolcu pozisyon hamlesini, rakibe ve kendi takım arkadaşlarına göre yapmalıdır.
Bilgi yanında beceri gerektiren problemi, çözmesi gerekir.
Teknik ve taktik tamam ama bunu yeşil sahada ortaya çıkaramıyorsa, sonuç alınamaz.
Yeşil sahada futbol problemi çözmek, beyin-ayak iklisiyle olur. Biri yoksa, sıfırdır.
Beyin-Ayak ikilisi; fizyolojik, psikolojik özellikleri ortaya koyar.
Kuvvet, sürat, dayanıklılık, koordinasyon, denge, esneklik, teknik, taktik gibi özellikler, futbolun fizyolojik yanıdır.
Psikolojik yanlarına bakarsak da motivasyon, kişilik, dikkat, konsantrasyon, atılganlık, kararlılık, liderlik, birlikte hareket etme, yardımlaşma, işbirliği, paylaşma gibi özellikleri görmeliyiz. anlamaktayız.
Futbolda fizyoloji %49, psikoloji ise %51’dir. Aslında bu en iyi yüzdedir, keşke hep bu yüzdeyle futbol oynansa ...!
Psikolojiyi çözen takımlar 3 puanı alır ya da yenilmeden maçı bitirir.
Maç içinde en iyi kararı vermek, çok zordur. Geri kalanlar yani diğer futbolcular ve teknik heyet, bu kararın doğru verilmesine yardımcı olmalıdır.
Bahislerde banko çekilen takımlar yenildiği zaman; üstün fiziksel, teknik ve taktik kapasitelere sahip olmalarına karşın bunu yeşil sahaya yansıtamadıklarını görürüz.
Futbolcuların deneyimi ve yaşları problem çözmeyle, direk ilişkilidir.
Uzun süredir top koşturanlar, karar vermede ve problem çözmede, daha rahattırlar. Bu nedenle genç futbolcularla, başa çıkarlar.
Alt yapıdan gelen futbolcuların, yüksek ve uzun soluklu bir performans göstermeleri için ortalama 2-4 yıl geçmesi gereklidir. Ayrıca takımda oturmuş yaşlı ve deneyimlilere oranla, kendini kanıtlamak için baskılarla karşılaşırlar.
Futbolcu için yeşil sahada futbol problemi çözmek demek, doğru kararı alarak ve bunu özellikle de en kısa zamanda alarak, kendisine avantaj sağlamak demektir.
Okunuyor olmak dileğiyle, saygılar.