BÖLÜM 27; 1982 ANAYASASI
9 Temmuz 1961 yılında, Türk tarihinde ilk referandumda,halkın % 60.4 oyu ile kabul edilen 1961 anayasasında zaman içinde çok değişiklikler yapıldı. 1971 ve 1973 yıllarında yapılan bu değişikliklerin yetersiz kaldığı görüldü. Bu arada siyasal ve şiddet olaylarıçok hızlı arttı. Bu olaylar önlenemez duruma geldi. Siyasal sistemde tıkanıklıklar oluştu. Bunlar giderilemedi. T.C Silahlı Kuvvetleri yönetime el koydu.
Dönemin Devlet Başkanı Kenan Evren hazırlanan 1982 anayasasına, anayasanın ilk üç maddesinin ‘'değiştirilemeyeceğini ve değiştirilmesinin teklif edilemeceğini'' içeren 4. Maddeyi anayasa taslağına eklettirdi. Yeni anayasa taslağı 7 Kasım 1982'de referanduma sunuldu. Halkın % 91,37 oyu ile kabul edildi. Bu anayasa Prof. Dr. Orhan Aldıkaçtı kontrolunda 236 günde hazırlandı. Bu anayasanın değiştirilmesi, normal yasalarla daha zor duruma sokuldu. Bu nedenle''katı'' ya da ‘'sert'' olarak tanımlandı.
1982 Anayasasının başlangıç ilkeleri;(Prof.Dr. Yasemin Karaman Kepenekçi,
Eğitimciler için Haklarve Vatandaşlık , Siyasal Kitabevi, Ankara, 2014)
Devletin bütünlüğü
Atatürk'e bağlılık
Egemenliğin kayıtsız şartsız Türk Milleti'ne ait oluşu
Milli varlığın korunması ve yenilenmesi
Devletin organları arasında hiyerarşinin bulunmayışı
Hiçbir özgürlüğün devlet aleyhine kullanılamayacağı
Temel haklardan ve özgürlüklerden yararlanma
Anayasaya bağlılık ve bekçilik
1982 Anayasasının genel esasları:
Devletin biçimi,
Cumhuriyetin nitelikleri,
Devletin bütünlüğü, resmi dili,bayrağı, milli marşı ve başkenti
Değiştirilemeyecek hükümler.Bu hükümler Anayasanın ilk üç maddesidir. Cumhuriyet'in temelidir, harcıdır.
Devletin temel amaç ve görevleri
Egemenlik
Yasama yetkisi'ni kapsamaktadır.
1982 anayasasına göre devletin temel nitelikleri ise şöyledir;
İnsan haklarına saygılı devlet; 1961 anayasasının ‘'insan haklarına dayalı devlet'' yerine 1982 anayasası ‘'insan haklarına saygılı devlet'' deyimi kullanılmıştır.
Atatürk Milliyetçiliği'ne dayalı devlet; Atatürk'ün milliyetçilik anlayışı, 1982 anayasasının başlangıç bölüme çeşitli ifadelerle yansımıştır. Türk milleti, bu tanımda, dünya milletleri ailesinin eşit haklara sahip şerefli bir üyesidir.
Demokratik devlet; Egemenlik bir kişi, zümre ya da sınıf tarafından belli sınıflar yararına kullanılamaz. Serbest ve genel seçim,iktidara gelmede ve iktidardan ayrılmada tek yoldur.İktidarın bütün millet yararına kullanıldığı bir yönetim şeklidir.
Demokratik Devlette, Devlete karşı ileri sürülebilecek temel haklar ve özgürlükler, Hukuk önünde eşitlik, seçim ve Temsil ilkesi, Çoğunluğun yönetimi ve Azınlığın haklvardır.
Laik Devlet;Din özgürlüğü ve din ve devlet işlerinin ayrılığı söz konusudur. Ayrıca devletin resmi bir dini yoktur. Devletin bütün dinlere karşı eşit davranması zorunluluğu vardır. Din ve devlet kurumları tamamen ayrılmıştır.
Sosyal Devlet; Genellikle vatandaşlarının sosyal durum ve refahıyla ilgilenen, vatandaşlarınainsan onuruna yaraşır asgari bir yaşam düzeyi sağlamayı ödev bilen devletolarak tanımlanmaktadır.
Hukuk Devleti; Temel hak ve özgürlükleringüvence altına alınmasını sağlamıştır. Yasalar anayasaya uygun olmak zorundadır. Yönetim, hukukunun üstünlüğünebağlıdır. Yargı bağımsızlığı sağlanmıştır.