ANASAYFA GÜNDEMSİYASETMANŞET HABEREKONOMİSPORRÖPORTAJLAR YAZARLAR KURULUŞ KÜNYE İLETİŞİM

19.08.2025

Seçimsiz Türkiye

Demokrasinin özü sandıktır. Millet gider, oyunu verir, yöneticisini seçer. Oyun kuralı budur, değişmez. Ama son zamanlarda Türkiye'de yaşananlara baktığımızda, sandığın giderek bir formaliteye dönüştürüldüğünü, halkın iradesinin masa başında yeniden yazıldığını görüyoruz.
2024 yerel seçimleri bu tabloyu tüm çıplaklığıyla ortaya koydu. CHP, birinci parti çıkarak tarihi bir başarı elde etti. Özgür Özel in sonrasında yakaladığı ivme ile , CHP oylarının daha da arttıdığı anketlerde görülmükte. Halk, “Artık değişim istiyoruz” dedi. Fakat bu sonuç iktidar cephesinde hazmedilemedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ne yaparlarsa yapsınlar, çalıştırmam” mealindeki sözleriyle belediyelere adeta savaş ilan etti.
İlk hamle, belediyelerin kasasına giden payların yüzde 40'ının kaynağında kesilmesi oldu. Yani halkın seçtiği belediye başkanlarının eli kolu bağlandı.
Sonra yıllardır rafa kaldırılmış dosyalar birer birer indirildi. O dosyalar ki, belediyelerin geçmiş dönemlerinden kalan borçlar, şaibeler, soruşturmalar… Belediye bir kamu tüzel kişiliğidir; yani dün yapılan yanlış, bugün gelen başkanın sırtına yüklenemez. Ama öyle oldu. Dosyalar yeni başkanların üzerine yıkıldı, sanki suçları kendileri işlemiş gibi bir algı yaratıldı.
Ve en tehlikelisi: Bu dosyalar birer şantaj aracına dönüştü. Belediye başkanlarına açıkça, “Ya bizim partimize geçersin ya da bu dosyalarla seni içeri tıkarız” denildi. Halkın sandıkta seçtiği başkan, baskıyla iktidar partisine eklemlendi.
Aydın örneği hafızalarda taze. Özlem Çerçioğlu yıllardır CHP'li bir başkan. Hakkında dedikodular vardı, iddialar vardı; ama mesele bir noktada özetlendi: “Ya içeri girersin ya bize katılırsın.” Sandıkta yenemediğin başkanı masa başında böyle yanına çekmekle Aydın mı kazanılmış oldu? Bu mudur siyaset, bu mudur mertlik?
Bu tablo aslında çok açık bir gerçeği gösteriyor: Halkın iradesi çalınıyor. Sandıkta kaybedilen, masa başında kazanılıyor.
Ve soralım: Bu gidiş “seçimsiz Türkiye”nin ayak sesleri değil mi?
Eğer seçimden çıkan sonuç iktidarı bağlamıyorsa, eğer seçilmiş başkanlar dosya sopasıyla hizaya getiriliyorsa, eğer halkın oyu masa başında ters yüz ediliyorsa… ortada seçim var ama demokrasi yoktur.
Bir ülkenin geleceğini belirleyen, halkın hür iradesidir. Seçimi göstermelik hale getirmek, demokrasi maskesi altında otoriterliğe kapı aralamaktır. Ama unutmamak gerekir: Bu millet iradesine sahip çıkmayı da, sandığın namusunu korumayı da bilir.
Sandıkla kaybedip masa başında kazananlar günü kurtarır. Ama yarını kaybeder.
 

Bu yazı 155 defa okundu.


Yorumlar


Ad Soyad E-Mail
GÜNDEMSİYASETMANŞET HABEREKONOMİSPORRÖPORTAJLAR YAZARLAR ARŞİV

KONUMUMUZ

Altıeylül / Balıkesir

ADRES

Altıeylül Mah. Çiğdem Sok. İnaler İş Mrk.No: 8 1/1 Altıeylül / Balıkesir
MND Ajans
©2020 | Tüm Hakları Saklıdır
MND Ajans